Çocuklarda ilaç kullanımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Çocuklarda ilaç kullanımı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

12 Ekim 2013 Cumartesi

Uzm. Dr. Anıl Yeşildal yazmış: Calpol Astım Yapıyor mu?

Bu aralar gazetelerde çıkan haberler nedeniyle devamlı calpol, ateş düşürücüler ve astım riski konusunda sorular alıyorum. Tek tek cevaplayamıyorum. Uzman doktor gayet mantıklı bir yazı yazmış beğendim lütfen okuyalım ve paylaşalım. 

Uzm. Dr. Anıl Yeşildal yazmış: Calpol Astım Yapıyor mu?

Sevgili okurlar her gün gazetelerde herhangi bir ilacın, X….. bir hastalığa neden olduğu, çeşitli yan etkileri nedeniyle dünyanın bazı ülkelerinde yasaklandığına dair haberler duyarız. Geçenlerde de gazeteleri karıştırırken bir habere rastladım, tabii bu haber birçok  internet haber  sitesinde ve gazetelerde de  aynen  kopyalandı, malumunuz  kötü haber  çabuk yayılır. “Calpol kullanımı astım sıklığını arttırıyor” haberi aynen aşağıya kopyalıyorum.

 İspanyada'ki Coruna Üniversitesi'nin yaptığı araştırmada, en sık kullanılan öksürük şuruplarından Calpol'ü ayda sadece 1 kere tüketen çocuklarda astım riskinin 5 kat arttığı ortaya çıktı. 

PARACETAMOL ETKİSİ 
İlk altı ayda tüm dünyada bebeklerin yüzde 84'üne verilen Calpol'ü senede bir kere kullanmanın bile astım riskini yüzde 70 artırdığı belirlendi. Araştırma için 20 bin çocuğun sağlık verileri incelendi. Ayda en az 1 kere şurup içen küçük çocuklarda astım riskinin 5.4 kat daha yüksek olduğu görüldü. 12 ay içinde şurup içen 13-14 yaş grubunda ise astım riskinin yüzde 40 daha yüksek olduğu belirlendi. Şurubu 1 yaşından önce içenlerde de astım riski yüzde 60 daha yüksekti. Araştırmacılar Calpol'ün içindeki parasetamol maddesinin akciğerler ve kanda bulunan glutathione isimli kimyasalın miktarını azaltarak akciğer dokularında hasara neden olabileceğine ve astıma yol açabileceğine inanıyor. 

Amacımız Calpol’ü veya herhangi bir ilacı korumak, aklamak falan değil. Çünkü bu  zaten  bilinen  bir gerçek ancak,  haberdeki sıklıklar, süreler, miktarlar tamamen  uydurmaca. Üstüne üstlük Coruna  Üniversitesinden son  8 yılda astımla ilgili 3 çalışma  çıkmış, bunların  hiçbiri de  Calpol ile ilgili değil,  en azından  tıbbi indekste  yok.

Geçenlerde bir blogda okudum “parasetamol kullanalım ama Calpol asla”, etiketinde bir sürü madde yazıyormuş, efendim bir tanesi dikkat eksikliği yapıyormuş, diğeri bulantı yapıyormuş, içindeki boya şuna sebep oluyormuş, daha neler.  Evet doğrudur da acaba yediğimiz tavuklar nasıl yetiştiriliyor, yediğimiz meyve ve sebzeler hangi koşullarda üretiliyor. Çocuğunuzu Mc Donalds veya Burger King’e götürdüğünüz zaman nelere maruz kalıyor, bakkaldan çocuğunuz isteyince satın aldığınız cipslerin,çerezlerin, sakızların, şekerlerin, meyve sularının içinde neler var, nasıl böyle rengarenk ve mis gibi kokuyor hiç düşünddünüz mü?

Bunları araştırmayız, avuç avuç çouklarımıza yediririz, hiç düşünemden  litrelerce içiririz sonra  kırk yılda  bir, hasta olunca verdiğiniz ilacın  içindeki birkaç mg madde üzerine ciddi araştırmalara  girişip yazıp çizeriz.

Tıbbi koordinatörümüz Uzm.Dr. Anıl Yeşildal’a konu  hakkında  fikirlerini sorduğumda bana  şunları aktardı:

Ben mümkün olduğunca az ilaç kullanma taraftarı olan, çoğu zaman antibiyotik yazmayan bir çocuk hekimiyim, bazı anne-babalar bu durumdan hoşlanmasa da, bana gelen hastalar özellikle bu nedenle beni tercih ederler.
Ateş vücudun enfeksiyonlara savaşmaya gücü olduğunun bir kanıtıdır, çok yüksek olmadığı sürece, ateşi ilaçla düşürmeyelim, ılık uygulama yapalım, ateş yokken ateş düşürücü vermeyelim, ne yazık ki birçok  kurumda  yapılan  hatalı bir uygulama, aşı yapıldığı gün koruyucu olarak ateş düşürücü vermek, çok  gereksiz.

Hastalarıma hep şunu söylerim, öksürük akciğerlerden enfeksiyonları ve mikrop zehirleri toksinleri atmak için doğal bir reflekstir öksürüğü kesmek doğru  değil.

Bir çocuğun 6 ay ile 5 yaş arasında havale geçirme ihtimali %3-5’tir, bu çocukların yarısında havale bir daha tekrarlamaz, ateşli havale geçiren çocukların beyninde bir hasar oluşması ihtimali binde bir bile değildir. Bu kadar nadir görülen ve de ciddi sorun yaratmayan bir konu için neden bu kadar endişeleniyoruz, neden bu kadar ilaç kullanıyoruz?

Pubmed biz doktorların çok sık kullandığı, tıbbi bilimsel araştırmaların,  dünya çapında yayınlandığı bir web  sitesidir. Bu  sitenin arama bölümüne “Coruna üniversitesi” ve “astım” anahtar kelimelerini İngilizce yazdığınız zaman, son 8 yıl içinde sadece 3 tane çalışma çıkıyor ve bu çalışmaların hiçbiri parasetemol ile ilgili değil.

Merak edenler için

http://www.ncbi.nlm.nih.gov/pubmed/?term=coruna+university+and+asthma

Diyelim ki böyle bir çalışma yapıldı fakat henüz yayınlanmadı,  ya da indexe  girecek  kadar değerli  bir  çalışma  olmayabilir. Bu çalışmanın kaç vaka ile yapıldığını, vakaların kontrollü olup olmadığını,  geriye  dönük  anket  çalıçması  mı,  ileriye  dönük  planlı  bir  çalışma  mı bilmeden, sadece tek bir sefer parasetamol vererek %60 gibi çok iddialı bir rakkamı medyada  haber  yaparak ve toplumsal endişe yaratmanın  çok da doğru olmadığını düşünüyorum.

11.10.2013 Güncelleme

Henüz  Pubmed indexine  girmemiş,  ancak  böyle  bir  çalışmayı  değerli  bir  okurumuzun  da  değerli  katkıları  sayesinde bulduk. Sonuçlar  daha  da  korkunç,  ancak  çalışmanın  detayını  incelediğimizde  bunun  geriye  dönük  bir  anket  çalışması  olduğunu  görüyoruz.

Merak edenler için

http://m.eurpub.oxfordjournals.org/content/early/2012/05/29/eurpub.cks061.full

Bu  tür  bilgilerin  ileriye  dönük  önceden  planlanmış  kontrollü,  yüksek  vaka  sayılı çalışmalar  yapılıp  kanıtlanmadan,  uluslararası  uzlaşı  raporlarına  girmeden haber yapılmasının  yine  de  gereksiz  panik  ve  endişe  yarattığını  düşünüyoruz.  Bu  konuda  Çocuk  alerji  ve  Astım  Uzmanı  Doç  Dr. Ahmet  Akçay’a fikir  sorduk.

Doç.Dr. Ahmet Akçay’ın yorumu

Bakın  amacımız Calpol’ü korumak değil, çünkü haberin ufak bir kısmı doğru, sadece bu  tür gazete ve TV haberlerinin nasıl bir bilinçle yapıldığını anlayın istiyorum. Amaç halkı bilinçlendirmek  falan  değil, onların  endişesinden nemalanmak,  tek amacın rating kaygısı  olduğunu bilmenizi istiyorum.

Evet Parasetamol kullanım dozu  ve sıklığına  bağlı olarak astım sıklığında bir artışa neden  olabiliyor. Bu aspirin ve birçok birçok nonsteroid antienflamatuar ilaç için de  geçerli. Bunun olduğuna dair çeşitli çalışmalar var, çok geniş vaka  serileriyle yapılan  çalışmalara, derlemelere metaanaliz çalışmalarına baktığımızda da, evet bu ilişkinin olduğunu, fakat kullanım sıklığının arttıkça riskin arttığını biliyoruz ve haberde iddia edildiği gibi, ayda 1 kez kullananlarda böyle bir nedensel ilişki olduğunu söylemek mümkün değil.  Aşağıdaki çalışmaya göre ayda  birden  az kullanırsa %6, ayda bir kullanırsak %20. Yani tek  bir sefer vererek  %60  değil. Bu durumda evet mükün olduğunca ilaç vermeyelim, ama nadiren  verirsek de bu kadar büyük  bir risk olmadığını  bilelim.

Merak edenler için

http://onlinelibrary.wiley.com/doi/10.1046/j.1365-2710.2003.00492.x/pdf

Sonuç olarak çocuklarınıza mecbur kalmadıkça ilaç vermeyin, ateş korkunuzu üzerinizden  atın, çok  nadiren  gerekince de böyle haberlere itibar ederek vijdan  rahatsızlığı duymayın. Saygılarımla

Uzm.Dr.Anıl Yeşildal

kaynak: http://blog.milliyet.com.tr/calpol-astim-yapiyor-mu-/Blog/?BlogNo=428697






Not: Lütfen doktorunuzu dinleyin. Benim tavsiyelerim sadece benim tecrübelerim ve kişisel araştırmalarımdır. Teşhis ve tedavi niteliği taşımaz ve doktorunuzun tavsiyesinin yerini tutmaz. Sevgiler



6 Ağustos 2013 Salı

Bebeklerinize ve çocuklarınıza gereksiz ilaç vermeyin!

Her ilacın yan etkisi vardır ve vücutta bir etkisi olur. Gereksiz ilaç kullanımı mutlaka zarar verir, özellikle de çocuklarımızın minicik bedenlerine ve hassas böbreklerine. Lütfen doktorunuz özellikle yazmadıkça çocuklarınıza kafanıza göre ilaç vermeyin. Komşunuzdan, annenizden, arkadaşınızdan, internetten duyduğunuz ve kullandığınız ilaçlar hem size hem çocuklarınıza zarar verebilir. Dikkat ederseniz ben sitede kesinlikle ilaç tavsiyesi yapmıyorum ve yapılmasına da izin vermiyorum. Çünkü ben doktor değilim siz doktor değilsiniz. Doktor bile olsanız o çocuğu muayene etmeden tavsiye edeceğiniz ilaçlar yine de zarar verebilir.

Ayrıca lütfen eczacınızı veya doktorunuzu çocuğunuza ilaç yazmaları için zorlamayın baskı yapmayın. Bırakın doktorlar kendi işlerini yapsınlar, kafalarını karıştırmayın. Doktorunuza güvenmiyorsanız başka bir doktora gidin.

Bir de ne hastalık ne ağrı varken tedbir olarak ilaç vermek isteyenler var. Aşıya gidecekler ya acırsa ya ateşi çıkarsa diye ilaç verenler, dişi çıkıyor aman ağrıyordur diyenler... Bir de uzun saatler uçakla uçacağız ilaç verelim mi? diyenler... Nelerle karşılaşıyorum ben. Doktorunuz ortada ağrı ve ateş yokken tedbir olarak ilaç vermeniz tavsiye ediyorsa benim şahsi fikrim hemen dönün arkanızı ve hızla uzaklaşın! Test yapmadan antibiyotik yazıyorsa da aynı şekilde. Hastasının iyiliğini düşünecek doktorlar sizin gece rahat uyumanızı veya uçakta rahat yolculuk etmenizi değil.

Geçenlerde anneannemi doktora götürdüm, anneannem bazen ağrısı olduğunu ve adını yazmayacağım ama hamilelikte bile kullanılabilen hafif bir ağrı kesiciyi kullanmak istediğini söyledi doktora. Kalp uzmanı doktoru şöyle dedi: "Hayır teyzeciğim kullanma, onsuz idare etmeye çalış. Unutma en hafif ilaç bile böbrekleri etkiler dikkat etmen gerek." Çok beğendim bu doktoru. Ülkemizde de bu anneanneme doktorun içme dediği ilacın çocuklar için olanı en basit ateşte bile verileni çok fazla kullanılıyor. Sanki bir etkisi yokmuş gibi çocuğun ateşi 37,5- 38 oluyor hop hemen veriliyor bir kaşık. Halbuki mantıklı doktorlar ateş 38.5 olmadan ilaç vermeyin diyorlar. Ben de öyle yapıyorum. Çocuğu soymak, evin ısısını düşürmek, ılık suyla duş bunları denemek gerekiyor. . Tabii çocuğunuzun havale riski varsa veya daha önce havale geçirdiyse o zaman daha erken verebilirsiniz doktoruyla konuşup. Havale geçirmiş veya ailesinde havale hikayesi olan çocuklara ateşleri 38 olduğunda ateş düşürücü verilmesini tavsiye ediyor doktorlar.

Bana gelen bir mesaj üzerine yazdım bunu ve bu mesaj ülkemizdeki durumu çok iyi anlatıyor.

"Merhabalar kolay gelsin. Sizden bir ricam olucak. Böyle bu tarz mesajlari sıkça aldığınızdan eminim. Sorun şu ki çevremde çocuklarına portakal suyu verircesine ilaç kullanılması. Ne kadar engellemeye çalışsam da yok dişi çıkıyor ilaç aşıya gidicek ya ateşlenirse ilaç oluyor bu bebeklere...

Neymis hemşirenin biri rahatça kullan demiş bak bak... Neyse ben size ne yazsam da içimdeki acı ve üzüntü geçmez. Sizden ricam ateş düşürücülerin kafalarına göre istedikleri gibi kullanabilecekleri birşey olmadığını insanlara hatırlatmanız. Anlayışınız ve ilginiz için teşekkürler. Çocukları öptüm."






Not: Lütfen doktorunuzu dinleyin. Benim tavsiyelerim sadece benim tecrübelerim ve kişisel araştırmalarımdır. Teşhis ve tedavi niteliği taşımaz ve doktorunuzun tavsiyesinin yerini tutmaz. Sevgiler

3 Ağustos 2013 Cumartesi

Sağlık Bakanlığı antibiyotik kullanımına test zorunluluğu getiriyor

Hassas Anneler olarak çocuklara ve bebeklere gereksiz antibiyotik verilmesine karşıyız. Antibiyotik ve diğer bütün ilaçlar sadece gerekli olduğunda ve doktorunuz tarafından yazıldığında verilmeli. Aksi halde yarardan çok zarar veriyor. Çocukların bağışıklık sistemi gelişemiyor ve antibiyotiklere karşı direnç oluşabiliyor. Her soğuk algınlığına karşı gereksiz antibiyotik kullanan çocuklar daha sonra ciddi bir hastalığa yakalandıklarında direnç geliştirdikleri için bu sefer antibiyotikler işe yaramıyor ve bu da çok tehlikeli oluyor.

Türkiye'de çocuklara çok fazla ilaç veriliyor. Sadece antibiyotik de değil, ateş düşürücü ve öksürük şurubu da gereğinden fazla kullanılıyor. Yan etkisiz ilaç yoktur bunu unutmayın. Sağlık bakanlığı da bunu farketmiş olacak ki harekete geçmiş ve artık doktorlara reçete yazılmadan önce hızlı tanı testi yapma zorunluluğu getireceklermiş. Doktorlar hastanın boğazından aldığı örnekle test yapacak ve ondan sonra antibiyotik yazabilecekmiş.

Bu tabii ki güzel bir uygulama ama antibiyotik sadece boğazda Beta mirobu olduğunda yazılmıyor. Antibiyotikler, bakterilerin yol açtığı enfeksiyon hastalıklarını tedavi etmek için kullanılır. Ya bakterileri öldürerek ya da çoğalmalarını durdurarak etki ederler. Orta kulak enfeksiyonu, zatürre, idrar yolları enfeksiyonu, alerjik olmayan bronşitler, enfeksiyöz ishallerde de antibiyotik kullanılması gerekir ve bunlar boğazdan alınan örnekle teşhis edilemez. Ama tabii sadece boğaz testi değil de saydığım bu sorunların olup olmadığına bakacak testleri de yapacaklarsa bu çok güzel bir uygulama olacaktır.

Ayrıca doğru antibiyotik kullanımı ile ilgili Habertürk'teki bu haber de faydalı:

                Çocuklarda antibiyotik kullanımı nasıl olmalı?

Çocuklarda antibiyotik kullanımında doğru bilinen yanlışları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. İzlem Göçmen’e sorduk.

Çocuklarda antibiyotik hangi hastalıklarda kullanılmalı?Hastalıklar virüsler ve bakteriler olmak üzere iki tür mikroptan oluşur. Gribal enfeksiyonlar, suçiçeği, kızamık, kabakulak gibi hastalıklar virüs mikrobundan oluşan viral enfeksiyonlardır ve antibiyotik kullanmaya gerek yoktur. Ancak orta kulak enfeksiyonu, zatürre, alerjik olmayan bronşitler, enfeksiyöz ishaller, ve bazı boğaz enfeksiyonları gibi bakteriyel enfeksiyonlarda antibiyotik kullanmak gerekir. Gribal enfeksiyonlarda antibiyotik kullanımına gerek yoktur.

Antibiyotik hastalık hangi aşamaya geldiğinde ve ne zaman kullanılmalı?
Viral enfeksiyonlar sırasında vücut direnci düştüğü için bazen üzerine ikincil bakteriyel enfeksiyonlar gelişebilir, bu gibi durumlarda hasta yakın takip edilerek gerektiğinde antibiyotiğe başlanabilir.

Doktora danışmadan antibiyotik kullanımı ne kadar doğrudur?
Her hastalıkta ve her kişiye kullanılacak olan antibiyotik farklılık gösterir. Dolayısıyla tedavide aksamaya sebep olup hastayı istenmeyen durumlarla karşı karşıya bırakabilir. Antibiyotikler mikropları öldürürken vücudumuzdaki birçok dokuya da zarar verir. Özellikle antibiyotik gerektirmeyen bir durumda doktora danışmadan kullandığımız antibiyotik mikropsuz bölgelerde ağır hasar yapabilir.

Çocuk her hastalandığında antibiyotik kullanmak ne kadar doğru?
Viral enfeksiyonlarla antibiyotik kullanmak doğru değildir. Gereksiz antibiyotik kullanımı çocuklarda antibiyotik direncine yol açar. Ayrıca antibiyotiklerin çoğu karaciğer ve böbrekten atılırlar, gereksiz yere kullandığımız antibiyotikler bu organlarımız yorar ve normal işlevlerini yapmasını engeller.

Antibiyotiklerin minimum kullanım süreleri ne olmalıdır?
Antibiyotik kullanımının süresi antibiyotiğin çeşidine ve hastalığın türüne göre farklılık gösterebilir. 3 gün kullanılacak antibiyotik olduğu gibi 10-14 gün süre ile kullanılması gereken antibiyotiklerde vardır. Antibiyotik süreleri doktorun önerdiği süreden daha kısa olmamalıdır. Çünkü yetersiz tedavi hastalığın tekrarına ve tam iyileşememeye yol açabilir.

Antibiyotikler vücuttaki yararlı bakterileri öldürür mü?
Vücudumuzda bazı görevleri olan bakteriler vardır. Biz onlara flora bakterileri diyoruz. Antibiyotikler bu yararlı bakterileri de öldürebilir ve bu bakteriler ortamda bulunmadığında zararlı bakteriler daha kolay çoğalarak hastalık yapabilir.

Antibiyotik tedavisine başlandığında görülen hangi yan etkilerden sonra hemen doktora başvurulması gerekir?
Alerjik reaksiyon gelişmişse ve antibiyotik kullanım süresi 3 günü geçmesine rağmen hastalığın gidişatında iyileşmenin aksine daha da kötüye gidiş söz konusuysa hemen doktora başvurulması gereklidir.

Antibiyotiklerin vitaminlerle birlikte kullanılması gerekir mi? Yoksa vitaminler antibiyotiklerin etkisini azaltır mı?
Eskiden antibiyotiklerin mutlaka vitaminlerle birlikte alınması önerilirdi ama yapılan araştırmalar antibiyotiğin tek başına alınmasında bir sakınca olmadığını ve vitaminlerin ekstra bir yararı olmadığını göstermiştir.

Koruyucu antibiyotik kullanımı nasıl olmalıdır?
Koruyucu antibiyotik tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, boğazda beta enfeksiyonu sonrası geçirilmiş kalp ya da eklem romatizmasında ve tıbbi olarak düşük bağışıklık sistemi saptanmış kişilerde kullanılabilir. Ama asla normal bireylerde hastalık gelişmesin diye koruyucu antibiyotik kullanılmaz.

1. haber kaynak: http://www.haberinyeri.net/test-yoksa-antibiyotik-de-yok-165659h.htm
2. haber kaynak: http://www.haberturk.com/saglik/haber/689901-cocuklarda-antibiyotik-kullanimi-nasil-olmali






Not: Lütfen doktorunuzu dinleyin. Benim tavsiyelerim sadece benim tecrübelerim ve kişisel araştırmalarımdır. Teşhis ve tedavi niteliği taşımaz ve doktorunuzun tavsiyesinin yerini tutmaz. Sevgiler