O saatte bile kuaförde 2 yaşında bir bebek vardı. Annesiyle gelmişti. O kadar üzüldüm ki. Bir yanda röfleden, saç boyasından, ojeden, asetondan gelen kokular, bir yanda inanılmaz yoğun bir şekilde sıkılan saç spreyinden üstüne üstüne gelen duman. Ben bile zor duruyordum ki yavrucağızın nefes alması mümkün değildi. Sıcak olduğu ve klima çalıştığı için de kapı pencere kapalıydı. Bebeğin önünde de 1,5 saat yerinden kıpırdamadan dursun diye en zararlısından şekerleme ve çubuk kraker. Hiçbirşey demedim. Annenin keyfini bozmak istemedim. Anneyi anlıyorum belli ki bırakacak kimsesi yok. 2 ve 9 yaşlarındaki iki kızını almış gelmiş, bayram için kendine bakım yaptırıyor. Anne de olsa biraz güzelleşmek, kendine bakmak ve en önemlisi kendini iyi hissetmek onun da hakkı. O kendini iyi hissedince çocuklarına iyi davranacak (zaten çok iyi davranıyordu kızlarına ve çok uslu akıllıydı kızları), böylelikle de çocukları da iyi hissedecek.
Sadece şunu demek istiyorum. Kuafördeki bu kimyasallar ve kokular çocuklarınız, bebekleriniz, hamileyseniz veya emziriyorsanız sizin için zararlı. Mümkünse kuaföre gideceğiniz zaman çocuklarınızı birine bırakın ve tek başınıza gelebileceğiniz saatleri seçin. Mutlaka çocukları götürmeniz gerekiyorsa sigara içilmeyen ve havalandırması iyi olan kuaförleri ve fazla kalabalık olmayacak saatleri seçin. Ben kızlarımı sadece 1 kez kuaföre götürdüm o da saçlarını kestirmek için, bunun için de fazla kimsenin olmayacağı bir saati seçtim. Bunlara dikkat edince güzelleşmek tabii ki tüm Hassas Annelerin hakkı.
Not: Lütfen doktorunuzu dinleyin. Benim tavsiyelerim sadece benim tecrübelerim ve kişisel araştırmalarımdır. Teşhis ve tedavi niteliği taşımaz ve doktorunuzun tavsiyesinin yerini tutmaz. Sevgiler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.